Oysa ne kadarda kolaydı anlaşmak, birbirini anlamak ve dinlemek. Suladığın çiçek gibi düşün insanları, daha güzel büyüsün diye suluyorsun her gün ama bir bakmışsın ki sabah boynunu bükmüş. Çünkü sadece tek bir gün su vermeyi unutmuşsun. Sevgine alışan insanlar, sevgisizliğini gördüğünde sadece boyunlarını bükerler. İnsanın en beter halidir alışmış hali. Sevgiye, nefrete, kine ve öfkeye. En beter halidir, alışmış hali. Bembeyaz yolları kirletirler adımlarıyla. Kıpkırmızı kalbi simsiyaha boyarlar anılarıyla. İnsanlar bazen de kurumuş çiçeğe benzerler. Yaşam belirtisi vermezler ama atmaya da kıyamazsın. Ne kadar baksan da, bir gün belki de dün fazla suladığın için kururlar. Ne kadar seversen o kadar solarlar yani.
Kullanılmış peçete gibi atıyor insanlar, insanları bir kenara. Geride bırakılan hisleri bile siktir ediyorlar acımasızca. Sevmek ? Aşık olmak ? Duyduğum en boktan eylemler bunlar ama insan kestiremiyor işte. Bir anda çay içerken kendini onunla içtiğin içecekleri düşünürken buluyorsun. Bir yandan yanıyor sigaran, bir duman bile alamadan sönüyor. İçine çektiğin dert oluyor çünkü, dışarı üflediğin acıları.
Sanki bir boşlukta yürüyor gibiyim yaşarken. Kapkaranlık bir yol var önümde, beni durduran çok şey var yaşayabilmek için. Yüzümdeki seven eli bile itiyor hissizliğim. Bu ben miyim? Bilmiyorum. Ben kimim ne zaman böyle oldum bilmiyorum. Ruhum sanki gökyüzünde bense yerin en dibinde. O kadar bağımsızlaştım kendimden. Tertemiz aynalarda bile kipkirli yansıyor bedenim. Üşümekten değil, acıdan titriyor dudaklarım. Bir yere ait olmak nasıl bir şey bilmiyorum bir yere ait olduğum halde. Olduğumdan bile habersizmişim meğer.
Çok cahilim yaşamak konusunda, hayat dediğin şey bir nefesle başlayıp bir nefesle bitiyor oysa. Tam emin adımlarla ilerlerken bir taşa takılıyor ayağım. Düşüyorum. Geri kalkıyorum ama artık emin adımlar atamıyorum yürürken. Şüpheden kavruluyor yüreğim. Ateşler içinde yanarken bile donuyorum soğuktan. Kim vurdu beni tamda göğsümden? Öldürmek yerine yarım bırakan sen mi ? Katilim çok acımasızmış. Kendi mahkemeni sürdürüyor musun hâlâ? Orada beni de yargıla. Çünkü en büyük davalın benim. Görmediğin tek şey ne aslında biliyor musun ? İki elini birbirine kavuşturup ittirdiğinde kazanan olmaz ama farklı iki eli birbirine kavuşturup ittirdiğinde bir kazanan olur. Görmeden hep sen kazandın. İtmek konusunda sen daha becerikliydin aslında.